Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 2020 yılında orman yangınlarıyla mücadele kapsamında yapacakları çalışmaları ve yangınlarda kullanılacak araç ve gereçlerin tanıtımını yapmak amacıyla İzmir’deki programlara katıldı.

İzmir Adnan Menderes Havalimanı Askeri Uçuşlar Bölümünde gerçekleşen programda Bakan Bekir Pakdemirli, ormanların özellikle covid-19 sürecinde öneminin arttığını belirterek, “Ormanlar insanoğlunun en vazgeçilmez nefes kaynağıdır” dedi.

Bakan Pakdemirli, Dünyanın orman varlığının azaldığını; ancak Türkiye’nin orman varlığını arttıran nadir ülkelerden biri olduğuna da dikkat çekerken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde 2002’den önceki 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın 15 katını son 18 yılda yaptıklarını ve yıllık 75 milyon adet üretilen fidan sayısının son 18 yılda 350 milyon fidana çıktığını söyledi. Pakdemirli, son 18 yılda Türkiye’nin orman varlığının 1.8 milyon hektar arttığını ve iki Kıbrıs Adası kadar ormanlık alanın ülke topraklarına ve Türk milletine kazandırıldığını kaydetti. Pakdemirli ayrıca, yangına müdahale süresinin 2003 yılında 40 dakika iken, 2019 yılında 12 dakikaya indirildiğini, 2023 yılı sonuna kadar da teknoloji kullanımını arttırarak bu süreyi 10 dakikaya indirmeyi hedeflediklerini söyledi.

“Güçlü orman ordumuzu, yeni ekipman ve araçlarla daha da güçlendireceğiz”

Türkiye’nin orman yangınlarına karşı müdahale konusunda dünyanın lider ülkesi olduğunu vurgulayan Pakdemirli, orman yangınlarıyla mücadele konusunda Türkiye’nin hava araç gücünün 2 adet amfibi uçak, 1 adet yönetim uçağı, 27 adet su atar helikopter, 6 adet idari helikopter ve 1 adet de İHA’dan oluştuğunu söyledi.

Türkiye’nin orman yangınlarıyla havadan müdahale stratejisinin 90’lı yıllardan beri coğrafi koşullar nedeniyle helikopterle planlandığını belirterek, “Bunun yanı sıra imkanlarımızın elvermesiyle teknolojik olarak daha gelişmiş olan uzun mesafe uçabilen ve hızlı yeni nesil uçakların temini yoluna da gidilmektedir. Uzay aracı hariç her teknolojiyi kullanıyoruz. Ormanlarımızı artık İHA ile gözetliyoruz. Bu sayede sahadan alınan görüntüler canlı yangın yönetim merkeziyle paylaşılarak yangınlara daha etkin ve hızlı müdahale fırsatı oluşuyor. İHA, gece gündüz uçarak bulunduğu noktadan 3.5 milyon hektarlık orman alanını gözetleyerek 361 adet yangın gözetleme kulemizin yaptığı görevi tek başına yerine getirmektedir. Bu güçlü ordumuzu yeni ekipman ve araçlarla daha da güçlendireceğiz. Bu dönemde 36 adet insansız yardım gözetleme sistemi kurduk. Bu elektronik sistem sayesinde 2023 yılına kadar 60 milyon lira tasarruf sağlamayı da planlıyoruz” dedi.

“Ormanı bilerek yakmanın cezası müebbet hapistir”

Ormanı korumanın vatanı korumak olduğunu söyleyen Pakdemirli, Türkiye’de çıkan orman yangınlarının yüzde 88’inin insan kaynaklı olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Geçen sene İstanbul’da Aydos Ormanları’nı yakan şahıs, hızlı bir şekilde yakalandı ve müebbet hapis cezası aldı. Ormanı bilerek yakmanın cezası müebbet hapistir. Bilmeyerek dahi yaksanız yedi ceddinizin ödeyemeyeceği büyük bir mali yükle karşı karşıya kalırsınız. Bu ormanlar 83 milyonun olduğu için cezalar bu kadar ağır. Orman yangınları kadar kırsal (tarım) alanlarda çıkan yangınlara da müdahale ediyoruz.Çiftçilerimizi de buradan anız yangınları konusunda uyarmak istiyorum. Anız yangınları toprağa ve canlılara çok ciddi zararlar vermenin yanında, ormana sınırı olan yerlerde ormanlar için büyük bir tehdit oluşturuyor. Geçen hafta il ve ilçe müdürlüklerimiz ile yaptığımız toplantıda, anız yakanlar hakkında gerekli cezai işlemin uygulanması için talimatımı verdim. Bu konuda kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. 2019 yılında 2688 orman yangınının yanında 2411 adet kırsal alan yangınına da müdahale etmek zorunda kaldık. Müdahalede bulunduğumuz yangınların yüzde 53’ü orman, yüzde 47’si kırsal yangındır.”

(iha)