Borsaların Yetkileri
Borsalar;
– Taşınır ve taşınmaz mal almaya ve satmaya,
– İnşa, ifraz, tevhit ve rehin etmeye,
– Ödünç para almaya,
– Kamulaştırma yapmaya,
– Sosyal faaliyetleri destekleme ve özendirmeye,
– Bağış ve yardımlarda bulunmaya,
– Okul ve derslik yapmaya,
– Burs vermeye,
– Kanun hükümleri çerçevesinde şirket ve vakıf kurmaya veya kurulu şirketlere ortak olmaya yetkilidir.
Ticaret Borsalarının bazı yetkilerini hatırlatarak başlamak istedim.
Sivil Toplum Kuruluşları, birlikten kuvvet doğar prensibiyle hareket eden,bireysel çabayla çözümü zor olan sorunların yetkili organlara etkin ve hızlı bir şekilde ulaştırılmasını ve çözümüne yönelik faaliyetlerini kesintisiz sağlayan örgütlenmelerdir.
Günümüzde bir çok STK’nın bu tanıma ne kadar uygun hareket ettiği tartışılır.
Öyle ki, STK’lardan Kamu tüzel kişiliğine de sahip olan Ticaret odaları ,Ticaret Borsaları ve Barolar, kendi başkanlarına kartvizit olmaktan öteye gidemiyor. Kişisel kaygıların ve ilişkilerin ön planda tutulduğu demokratik tercihlerle gelinen otokratik ortamlar!
Bunun en güzel örneğini geçenlerde yaşadık.
Erzurum Ticaret Borsası Başkanı Hakan Oral ve bazı STK’ların da destek verdiği yerel üretimin desteklenmesi kapsamında “Yerel Candır” kampanyası, Hakan Oral’ın kişisel hıncına sahne oldu.
Ticaret Borsası Başkanı Oral, Radyo Ritm’de, Sesli Gazete programında “yerel candır ” kampanyasını anlatırken Orkun Çizmeli tarafından yöneltilen soru, kendisine soruldu:
” Yerel Candır” kampanyasına öncülük eden biri olarak,yerel gazete aboneliklerini neden iptal ettiniz? Bu nasıl bir çelişki?’ minvalindeki soruya, Erzurum Ticaret Borsası Başkanı Oral şöyle cevap verdi:
“Evet ben iptal ettim. Ticaret Borsası Başkanı olan benim, bu da benim tasarrufumdur” diyerek adeta kolluk bende kıllık bende dercesine kesip attı.
Başkan Oral, Orkun Çizmeli’nin de neden Oral et sucuklarını değil de başka marka bir sucuğu tercih ettiğini açıklamasını istedi.
Anlaşılan o ki karşılıklı zülfüyâre dokunulmuş. Aslında bu tartışmaya,iki taraf içinde haklı bir hak arayışı diyebiliriz. Sen beni destekle ben de seni..
Zaten ” Yerel Candır ” kampanyasının ana unsuru yerel ürünleri tercih etmekten ziyade yerel ticaretin teşvik edilmesidir.
Tabi bu konu uluorta sokak ağzıyla tartışılacak kadar basit değil.
Tartışma hararetli bir şekilde şehrin gündemindeyken Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti ve Erzurum Gazeteciler Cemiyeti kendilerini olayın neresinde görüyorlar.? Hiç mi ilgi alanlarına girmiyor, vaktinde arabuluculuk görevi üstlenseydiler bu tatsız olay kayda geçmezdi.
Sayın başkan siz o programa Erzurum Ticaret Borsası Başkanı sıfatıyla çıktınız.
Sahibi olduğunuz firmanın ürünlerini tercih etmeyen birilerine karşı tavır almamalısınız.
Ayrıca başında bulunduğunuz STK’nın yetkilerini ticaretinize araç etme tasarrufuna da sahip değilsiniz.
Yerel basına ancak Oral Et tesislerinde ambargo uygulayabilirsiniz.
Meseleyi kişiselleştirmeniz, yerel basına ambargo uygulamanız ,canlı yayında halkın gözü önünde dirayetinizi yitirmeniz, sizin bir kriz yönetiminde sergileyeceğiniz tutumu göstermesi açısından çok manidardır.
Vizontele filminde bir sahne vardı, Yılmaz Erdoğan’ın canlandırdığı Deli Emin karakteri.
Deli Emin kuşlara yem verirken kuşlarla konuşuyor.
“Aranızda hiç takla atmayanlar var ,günü birkaç taklayla savuşturanlar var ,bunlar kendilerini biliyor tek tek isimlerini söyleyip rencide etmek istemiyorum . Bu böyle gitmez kardeşim bundan sonra takla yok yem yok … ”
Erzurum’un da bir gün, deli Emin gibi siyasilere ve bazı STK’lara ‘Takla yok yem yok’ diyeceği zaman da gelecek… O zaman gelmeden kendimize gelmeliyiz.
Birbirimize mecburuz, bu karanlıktan ancak el ele tutuşarak aydınlığa çıkabiliriz.
GÜNDEM
17 Mayıs 2024GÜNDEM
17 Mayıs 2024SPOR
17 Mayıs 2024SAĞLIK
17 Mayıs 2024SAĞLIK
17 Mayıs 2024GÜNDEM
17 Mayıs 2024GÜNDEM
17 Mayıs 2024