0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir tarafta tanrıyı kıyamete zorlayan İlluminaticiler ve Evanjelistlerin inançları uğruna verdikleri fiili savaş, diğer tarafta oturdukları yerden beddua ederek Allahı yardıma çağıran Müslümanlar!..

Tekdüzeliğin , başkaldırının Şairi  Murat Kapkıner  Müslümanca düşünüp Müslümanca hissetmenin  ve çekilen cefaların tarifini  bir şiirinde şöyle dile getirmiş .

her gün bir tabut
çıkıyor kapımdan
her gün bir ölü
seni bildim bileli

Afrika’da öldürülse bir yerli
canı bende çıkıyor
seni bildim bileli

şişlenen zenci benim
Amerika’da
Ay’dan düşüyorum sanki
okyanuslara
…

her kedi
koşar tekerleklere kendi
gelir
son nefesi bende verir
ölü başka yerde
şivan benim hanede
(şiirin tamamını yazının sonuna ekledim )

Bizler yanan ateşin seyircisiyiz .Ateşin boyu ,rengi ve yanan malzeme hakkında fikir sahibiyiz. Konunun bekçisi polisi ve yargıcıyız hatta dua ordusuyuz ama hep arkadan arkaya  hep oturduğumuz yerden.

Bilinçli ,erdemli ,ve irfanlı Müslüman sayısının çokluğu elbette arzuladığımız hal dir. Dünya üzerinde yaşayan 2 milyara  yakın   Müslüman  nüfusunun  sayıca fazla olmasının  ne kendilerine nede diğer Müslümanlara bir fayda sağlamadığı  ortada. Yaşadığımız şu çağda Dünya Müslümanları için duacı ,etkisiz Kuru kalabalık demek yerinde olur.

Tarih ,Müslüman Arapların  ve Türklerin ayrı inançlara  sahip oldukları dönemlerden tutun da inanç birliğiyle birleştikleri zamanlardan beri ,sayıca çok oldukları durumda değil azınlığa düştükleri hallerde daha etkili  olduklarını göstermiştir. Bu durum Uhut ve Bedir ‘de de böyleydi  Malazgirt ovasında Alparslan’la da böyleydi, Çanakkale’de de böyleydi..!

Azınlık olma duygusu, bireyde ve toplumda daha iyi idrak etme, olayları farklı açılardan da değerlendirebilme becerisi kazandırdığı gibi, daha hızlı organize olma ve eyleme dökme gücü kazanmayı da sağlar .

Günümüzde Ekonomik gücü ,bilim ve teknolojiyi elinde bulunduran azınlıklar çoğunluğa hükmediyor. Bugün Avrupa ülkelerinin birçoğunun ve İsrail’in dünyaya hükmetmesinin yegane  sebebi  Ekonomi, Bilim ve teknolojik üstünlükleri ellerinde tutmaları  sebebiyledır. Dolayısıyla Müslümanlar da  sayılarının  çokluğuyla değil azınlık olma duygusuyla hareket etmelidirler.

Ortadoğu ülkelerinin bir çoğu  küresel güç sahibi azınlıkların  güdümünde hareket ettiği için, bu coğrafyadaki Müslüman ahalinin sayı  üstünlüğü, etkisiz  kalıyorlar.

Baskıcı ,adaletsiz  ve hukuksuz ,kukla yöneticilerin  yoklukla terbiye ettikleri  bu Müslüman halklar, değil dünya Müslümanlarının çığlığını duymak  kendi seslerini bile çıkaramaz hale düşürülmüş durumdalar.

Ülkemizin ,bir çok konuda İsrail’in ürettiği teknolojiye ve ürünlere bağımlı olması ,İsrail’in de bölgede hakim bir teknolojik askeri envantere sahip olması gerekli  fiili cevap vermemizi engelliyor.

Birkaç gündür televizyon ekranlarında  İsrail’in yaptığı  zulmü tartışan konuklardan ,bazı siyaset atığı  şahsiyetler her şeyi bırakmış  ekranlardan kim İsrail’i kınadı ,kim kınamadı onu  tartışırken  Sosyal medyada da  imanlı duyarlı Müslümanlar!  İsrail’e lanet okuyup Filistinlilere  dua ederek huşu içerisinde oruçlarını tutuyorlar.!  Bu ruhsuz halde tutuğumuz şey oruç mu yoksa perhiz mi? diğer tarafta göreceğiz.

Bir tarafta tanrıyı kıyamete zorlayan  İlluminaticiler  ve Evanjelistlerin inançları uğruna verdikleri fiili savaş, diğer tarafta   oturdukları yerden  beddua ederek  Allahı  yardıma çağıran  Müslümanlar!…

Zindanda eli kolu bağlı olan Müslümanlar haricinde hiçbir Müslüman  bu yapılanlara elim yetmiyor, gücüm  çatmıyor diye  kınama ve buğz etmekle sorumluluğunu üzerinden atamaz. Bir gerçek var ki o da azgın kafirlerin   ve suskun miskin Müslümanların  hesabını  Allah görecektir…

                                                                                               Selami KARATAY

SENİ SEVDİM SEVELİ

her gün bir tabut
çıkıyor kapımdan
her gün bir ölü
seni bildim bileli

Afrika’da öldürülse bir yerli
canı bende çıkıyor
seni bildim bileli

şişlenen zenci benim
Amerika’da
Ay’dan düşüyorum sanki
okyanuslara
artık kutsal metinleri çözemiyorum
muallim-i evvel
müfti-i azam değilim
fetva veremiyorum
seni bildim bileli

bilgi alındı arzdan
işte
Deccal’ın ayak izleri
ye’cuc me’cuc her yan
seni bileli

her kedi
koşar tekerleklere kendi
gelir
son nefesi bende verir
ölü başka yerde
şivan benim hanede
gün degil
ülkeler batıyor
her akşam bizim yörede
seni bileli

şarkılarla tefeül ediyorum
artık anam gibi
hep seni söylüyorlar
her türküde ben varım
seni bildim bileli

yoktur mesafe kaydın
dünyan ahiretin
dünün bugünün yarınının
ki ölürüm karşımda
kalırım karşındasın
seni bileli

yansız
yöresiz
ağlıyor melekler yukarlarda
şefaat kar etmez
Hızır çaresiz
aşağı
en aşağılarda
kulların Sana sığındığı
sonrasız çukurlardayım
seni bildim bileli

ah edemem
hoyrat söyleyemem
pek fevkimde kaldı
adın yasak
zikredemem
Eyyub’a bağışlanan
benden esirgendi
seni bileli

ne ceza bu
ne imtihan
kime nettim
neyledim bilmem
hangi çağda
ne zaman
öç bu sanki
öç
benden alınan
seni sevdim seveli

Murat KAPKINER