escort Bağcılar escort Bahçelievler escort Bakırköy escort Bayrampaşa escort Beylikdüzü escort Güngören escort İstiklal escort Kadıköy escort Sultanbeyli escort Üsküdar escort Avsallar escort Mahmutlar escort Oba escort Mecidiyeköy escort Ölüdeniz escort Güllük escort Kültür escort Ataşehir escort Avcılar escort Başakşehir escort Esenler escort Esenyurt escort Fatih escort Gaziosmanpaşa escort Kartal escort Küçükçekmece escort Maltepe escort Pendik escort Sultangazi escort Ümraniye escort Adapazarı escort Yalıkavak escort güvenilir casino siteleri Yalova escort Muğla escort Aydın escort Çanakkale escort Balıkesir escort Tekirdağ escort Manisa escort Trabzon escort Kahramanmaraşescort Kütahya escort Osmaniye escort Sivas escort Tokat escort Çorum escort Yozgat escort Isparta escort Elazığ escort Ordu escort Edirne escort Erzincan escort Zonguldak escort Rize escort Uşak escort Kırşehir escort Erzurum escort Giresun escort Amasya escort Sinop escort Niğde escort Bolu escort Karaman escort Kırıkkale escort Bayburt escort Ardahan escort Gümüşhane escort Artvin escort Çankırı escort Bartın escort Sinop escort Bilecik escort Karabük escort Burdur escort Nevşehir escort Kıbrıs escort Kırklareli escort Kastamonu escort Düzce escort Aksaray escort Adıyaman escort Afyon escort Arnavutköy escort Bebek escort Beşiktaş escort Beykoz escort Beyoğlu escort Büyükçekmece escort Çatalca escort Çekmeköy escort Eyüpsultan escort Kağıthane escort Sancaktepe escort Sarıyer escort Şile escort Silivri escort Şişli escort Taksim escort Zeytinburnu escort Aliağa escort Balçova escort Bayındır escort Bayraklı escort Bergama escort Beydağ escort Bornova escort Buca escort Çeşme escort Çiğli escort Karşıyaka escort Fehiye escort Marmaris escort Gaziemir escort Dikili escort Menderes escort Menemen escort Torbalı escort Atakum escort Çerkezköy escort Yenişehir escort Bodrum escort Toroslar escort Tarsus escort Silifke escort Mezitli escort Erdemli escort Anamur escort Akdeniz escort Melikgazi escort Elbistan escort Lüleburgaz escort İzmit escort İlkadım escort Çorlu escort Battalgazi escort Yeşilyurt escort Milas escort Ceyhan escort Çukurova escort Kozan escort Sarıçam escort Seyhan escort Emirdağ escort Sandıklı escort Merzifon escort Suluova escort Taşova escort Altındağ escort Batıkent escort Çankaya escort Çubuk escort Etimesgut escort Haymana escort Kahramankazan escort Keçiören escort Kızılcahamam escort Mamak escort Polatlı escort Pursaklar escort Sincan escort Ulus escort Yenimahalle escort Aksu escort Alanya escort Belek escort Demre escort Döşemealtı escort Elmalı escort Finike escort Gazipaşa escort Kaş escort Kemer escort Kepez escort Konyaaltı escort Korkuteli escort Kumluca escort Lara escort Manavgat escort Muratpaşa escort Serik escort Side escort Didim escort Efeler escort Nazilli escort Söke escort Altıeylül escort Ayvalık escort Bandırma escort Bigadiç escort Burhaniye escort Dursunbey escort Edremit escort Erdek escort Gömeç escort Gönen escort Havran escort İvrindi escort Karesi escort Kepsut escort Susurluk escort Büyükorhan escort Gemlik escort Görükle escort Gürsu escort Harmancık escort İnegöl escort İznik escort Karacabeyescort Kestel escort Mudanya escort Mustafakemalpaşa escort Nilüfer escort Orhangazi escort Osmangazi escort Yıldırım escort Biga escort Çan escort Gelibolu escort Karahayıt escort Merkezefendi escort Pamukkale escort Keşan escort Aziziye escort Palandöken escort Yakutiye escort Odunpazarı escort Tepebaşı escort Araban escort İslahiye escort Karkamış escort Nizip escort Nurdağı escort Oğuzeli escort Şahinbeyescort Şehitkamil escort Yavuzeli escort Bulancak escort Espiye escort Görele escort Altınözü escort Arsuz escort Antakya escort Defne escort Dörtyol escort Erzin escort Hassa escort İskenderun escort Kırıkhan escort Kumlu escort Payas escort Reyhanlı escort Samandağ escort Eğirdir escort Yalvaç escort Foça escort Karabağlar escort Kemalpaşa escort Kiraz escort Kınık escort Konak escort Narlıdere escort Ödemiş escort Tire escort Urla escort Safranbolu escort Akhisar escort Alaşehir escort Kırkağaç escort Salihli escort Sarıgöl escort Şehzadeler escort Soma escort Turgutlu escort Yunusemre escort Akkışla escort Bünyan escort Develi escort Kocasinan escort Talas escort Yahyalı escort Gazimusağa escort Girne escort İskele escort Lefke escort Lefkoşa escort Başiskele escort Çayırova escort Darıca escort Afşin escort Dulkadiroğlu escort Göksun escort Onikişubat escort Türkoğlu escort Kızıltepe escort Mut escort Dalaman escort Gümbet escort Datça escort Kavaklıdere escort Köyceğiz escort Menteşe escort Turgutreis escort Ula escort Yatağan escort Fatsa escort Altınordu escort Ünye escort Düziçi escort Kadirli escort Ardeşen escort Akyazı escort Arifiye escort Erenler escort Geyve escort Hendek escort Karasu escort Kaynarca escort Sapanca escort Derince escort Dilovası escort Gebze escort Gölcük escort Kandıra escort Karamürsel escort Kartepe escort Körfez escort Akşehir escort Beyşehir escort Bosna escort Ereğli escort Karapınar escort Meram escort Selçuklu escort Gediz escort Simav escort Tavşanlı escort Doğanşehir escort Bafra escort Çarşamba escort Boyabat escort Kapaklı escort Süleymanpaşa escort Erbaa escort Niksar escort Turhal escort Akçaabat escort Of escort Ortahisar escort Yomra escort Armutlu escort Çiftlikköy escort Çınarcık escort Akdağmadeni escort Boğazlıyan escort Sarıyaka escort Sorgun escort Alaplı escort Çaycuma escort Devrek escort Ereğli escort Kilimli escort Kozlu escort
rekla
39-F41-FC7-1-BBD-47-AC-82-FE-7706-BF578-A71
Erdal GÜZEL

Erdal GÜZEL

08 Temmuz 2022 Cuma

TEKMAN’IN DAĞLARINA BAHAR GELMİŞ

TEKMAN’IN DAĞLARINA BAHAR GELMİŞ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

2 Temmuz2022 tarihinde Er-Vak olarak Tekman’da düzenleyeceğimiz Sultan Sekisi Toplantılarının 27. ‘siyle ilgili görüşmeler yapmak, fikir alışverişinde bulunmak üzere Doğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Şerafettin Çakal ve Kimya Yüksek Mühendisi Mehmet Karadişoğulları ile birlikte Tekman’a gittik.

Pasinler yoluna çıkıp,Nene Hatun köyü yanından Tekman’a doğru yol alırken manzaranın büyüsüne kendimizi kaptırınca, 2885 m.bir rakımda bulutların arasında sanki uçak yolculuğu yapıyormuş hissine kapıldık.

Tekman’ın dağları, Yüce Yaratıcının cömertçe ikram ettiği rengârenk çiçeklerle bezenmişti. Yeşil örtüsüne bürünmüş dağların yamaçlarındaki koyun sürüleri ve göçerlerin çadırları manzaraya farklı bir güzellik katıyordu.

Dağların sırtından yılan gibi kıvrılıp akan sular ve güneşin hâlâ eritemediği kar yığınları inanılmaz güzellikler sunuyordu. Dağların yücelerinden aşan 65 km.’lik asfalt yolda giderken bir yandan “Allah, Devlete zevâl vermesin!” dedik, bir yandan da Devletimizin götürdüğü hizmetlerle gururlandık.

Bir saatlik zevkli bir yolculuktan sonra Tekman’a vardık. Girişteki modern yapılaşmalar ve ilçenin genel görünümü ön yargıların haksızlığını gösterir nitelikteydi.Yol üstünde gördüğümüz köylerdeki çatılı evlerin çokluğu, bakımlı halleri ve ilçe merkezinin görüntüsü gerçekten çoğu ilçenin ilerisindeydi.

İlk önce Kaymakamlık binasına gidip randevu saatinde makamda hazır olduk. Bina belli ki, çok eskiden yapılmış ve her yönüyle yenilenmeyi bekliyordu.Trabzonlu olan genç kaymakam Sn. Burak Çimşir bizi büyük bir muhabbetle karşıladı.Ülkemizin değişik yerlerinde Kaymakamlık ve Vali muavinliği yapmış olan Kaymakam Bey’den, ilçe hakkında bilgi alıp ve birlikte neler yapabiliriz diye konuşurken Belediye Başkanı Sn.Mustafa Erginde makama gelip sohbete katıldı.

Kaymakamlıktan ayrıldıktan sonra Belediye Başkanı Sn. Mustafa Ergin ile birlikte ilçede kısa bir gezi yaptık. Ticaretten gelmiş olan başkan; vizyonu, çalışkanlığı ve hoşgörüsü ile Tekman’da sayılan ve sevilen bir şahsiyet olarak kendini gösteriyordu.

İçinde Yarı Olimpik Yüzme Havuzu, hamamı, saunası ve Spor Salonu olan kompleksi gezince hayranlığımızı gizleyemedik. Panel yapacağımız Kültür Merkezi’ndeki Konferans Salonu ise bir ilçede olabileceklerin belkide en mükemmellerinden biriydi. Cadde ve sokakların temizliği dikkat çekiciydi.Aras nehri kenarındaki Millet Bahçesi ile çadır şeklindeki Sosyal Tesis, Modern Belediyeciliğin en güzel örneklerinden biriydi.Yeni yapılmış olan Kesimhane ise ilçenin ihtiyacını rahatlıkla karşılayacak şekilde hizmete sunulmuştu.

Öğle yemeğini Kaymakam Burak Cimşir, Cumhuriyet Savcıları, İlçe Milli Eğitim Müdürü Suat Sefil ve öğretmenlerle birlikte yedikten sonra Cumhuriyet Ortaokulu’nun tertip etmiş olduğu programa katıldık.

400 civarında öğrencisi olan, 20 öğretmenin görev yaptığı okulun kapısında bizi karşılayan okul müdürü Ahmet Değirmencioğlu ile öğretmenlerin gözlerindeki ışıltı ve samimiyet çocuklarımızın Cumhuriyet öğretmenlerine teslim edildiğini anlatıyordu.

Okul bahçesi, öğrencilerin cıvıl cıvıl sesleriyle şenlenmişti. Salondan içeri girip yerimizi aldığımızda böylesine harika bir program izleyeceğimizi hiç tahmin dahi etmemiştik.Sahne, 70 yılların şarkıları ile süslenmişti. Sahnedeki platformda çocuklar yerlerini aldıktan sonra saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın hep birlikte okunmasıyla program başladı.

Müzik öğretmeni Rümeysa Koç’un yönettiği konserdeki şarkıların, bizim yaş grubuna hitap ediyor olması şahsım adıma harika bir sürpriz oldu.Çocukların sahnedeki performansları değme sanatçılara taş çıkartacak cinstendi. Cumhuriyet Ortaokulu öğrencilerinin eğitim -öğretim yılını 70’li yılların şarkılarıyla uğurlamaları harikaydı.

Gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, uzun yıllardan beri böyle samimi ve heyecanlı bir okul konseri izlememiştim.Programı izlerken, çuvallarla paralar dökülen özel eğitim kurumlarıyla bir kıyaslama yapma imkânı bulduğumuda itiraf etmeliyim.

Öğretmenlerin öğrencileri sahiplenmeleri, tüm samimiyetleriyle vebüyük bir heyecanla görevlerini yapmaları, geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın emin ellerde olduğunun göstergesiydi.

Bu ziyaretimizde, baharın gelmesiyle birlikte coğrafyası da canlanmış olan Tekman’da,yakın zamanda hayatın her alanında yeni umutların yeşereceğine, ilçenin tüm potansiyellerinin değerlendirileceğine, ulaşımın Palandöken Tüneli ile daha bir kolaylaşacağına yürekten inandığımızı belirtmek isterim.

Yol arkadaşlarımla birlikte Tekman’dan güzel duygularla ayrıldıktan sonra yaptığımız yolculuk esnasında Alevi’si, Sünni’si, Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı ve Çerkez’i ile yüzlerce yıldır birlikte yaşadığımız bu toprakları yeşertmenin tek yolunun, gönül köprülerini sağlam kurmak ve ön yargıları kırmak olduğuna olan inancımızı bir kez daha dile getirdik.

Devamını Oku

ERZURUM, SAĞLIK TURİZMİ KONUSUNDAKİ İDDİASINI SÜRDÜRMELİDİR

ERZURUM, SAĞLIK TURİZMİ KONUSUNDAKİ İDDİASINI SÜRDÜRMELİDİR
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Duayen gazeteci Mehmet Şener’in “Erzurum’da iki dev hastanede sünnet yapacak doktor yok!” diye köşesinde bir yazı kaleme alması, dikkatleri Erzurum’un ‘Sağlık’taki potansiyeli ve başarısına çevirdi.

Aslında konu geçen hafta Erzurum’daki tek özel hastanenin sahibinin yerel TV ekranında yapmış olduğu Erzurum’la ilgili talihsiz beyanatıyla ortaya dökülmüş, dolayısıyla karanlığa bir mum yakılmıştı.

Hatırlanacağı üzere ‘Sünnet’, inanç gereği yapılması tavsiye edilen bir uygulama olmasının yanı sıra bazı Sağlık sorunlarında da tıbben yapılması gerekli görülmektedir.

Sünnet işlemi, eskiden geleneksel metotlarla Sünnetçiler tarafından yapılırken son yıllarda bu operasyon yalnızca hekimlere devredilmişti. ‘Sünnet’; Çocuk Cerrahisi, Genel Cerrahi, Ürolog, Plastik Cerrahi branşlarındaki hekimler tarafından yapılabilmektedir.

Sünnet mevsimi geldiğinde hastanelerimizde ‘Sünnet Odası’nın hazırlanıp sünnet işleminin yapılması Devletin güvencesinde devam eden bir uygulamadır. Son iki yıldır Covit 19’dan dolayı bu uygulamaların yapılmaması veya az sayıda yapılması anlaşılabilir bir durumdur. ‘Sünnet’in tıbbî bir iyileştirme maksadıyla yapılmaması, operasyon sırasında anestezinin kullanılması, ilerde doğabilecek komplikasyonlarla ilgili tazminat gibi olumsuz durumlardan dolayı bazı branş hekimlerinin bu uygulamayı pek tercih etmedikleri söylentiler arasındadır.

Özel hastanelerin bu konuda yüksek ücretler talep etmesi, liberal ekonominin fırsatı değerlendirme felsefesiyle örtüşmektedir.

Devletin,  ‘Sünnet’  konusunda yetiştireceği aile hekimleriyle  ‘Sünnet Klinikleri’ açarak konuyu rahatlığa kavuşturması çözüm olarak düşünülebilir.

Erzurum’un ‘Sağlık Turizmi’ndeki iddiasını sürdürmesi için tüm branşların şehir ve üniversite hastanelerinde açık tutulması ve hekim göçünün önüne geçmesiyle mümkün olabilir.

Hatırlanacağı üzere geçen ay şehrimizde bir Afganistanlı sığınmacı ailenin evinde yangın çıkmış Atatürk Üniversitesi Hastanesi’nde Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi’nde hekim olmaması üzerine yaralılar Van’a gönderilmişti.

Diğer branşlarla ilgili bir tarama yapıldığı zaman da hastanelerde bazı branşların eksikliğinden dolayı hastaların başka illere sevk edildikleri görülmektedir.

Şehrimizde bulunan tek bir el cerrahının da yakında gidiyor olması, Üniversite hastanesinin Ortopedi Servisi’nden dört hekimin birden ayrılması, omurga ve kemik tümör ameliyatlarının yapılıp yapılmayacağı gibi soruları akla getirmektedir.

Kemik iliği nakli konusunda birçok başarıya imza attığı bilinen Prof. Dr. İlhami Kiki’nin Gaziantep’e gitmesinden bu yana yerinin  doldurulamaması, hekimlerin Erzurum’dan neden gitmek istediklerisorusunu gündeme getirmektedir.

Konuyla ilişkin bilgilerine başvurulan hekimlerin çoğu, maddi ya da sosyal sebepler dolayısıyla gitmek istediklerini ifade ederlerken, şehirde tam donanımlı Özel Tıp Merkezlerinin olmamasının da gitmelerinde etkin rol oynadığını belirtmekteler. Ortaya konulan bu tablo Sağlık Turizmi’nde iddialı olmanın yolunun, iyi özel hastanelere sahip olmaktan geçtiğini hatırlatmaktadır.

Hekimler cephesinden bakıldığında özellikle cerrahî branşlar başta olmak üzere (Kadın Doğum, Beyin Cerrahi, Genel Cerrahi, Ortopedi gibi branşlarda asistan sayısının azlığından şikâyetin olduğu anlaşılmaktadır. Yıllar önce okul birincilerinin tercih ettikleri cerrahî branşlara ilginin olmaması ise Malpraktis (Hatalı tedavi için tazminat) uygulamasına bağlanmaktadır! Bu durum ise gelecekte cerrah bulunamayacağı endişesini beraberinde getirmektedir.

Ayrıca belli bir kriterlere sahip hekimlere kadro çıkarılmasındaki zorluklar da hekimi dışarıda arayışa iten sebepler arasında konuşulmaktadır. Yan dallardaki eksikliklerin Şehir Hastanesi’ne yapılan mecburi hizmetlerle kapatılması ise palyatif bir tedbir olarak algılanmaktadır.

Organ nakli konusunda Erzurum’daki önemli isimlerden Prof. Dr. Yalçın Polat’ın İstanbul, Prof. Dr. Bülent Aydınlı ile Prof. Dr. İsmail Demiryılmaz ve Doç. Dr. Abdullah Kısaoğlu’nun Antalya’ya gidip oralarda başarılara imza atmaları bizler açısından gurur verici olmasına rağmen Erzurum açısından üzüntü verici bir durum arz etmektedir. Bu konuda hemşerimiz Prof. Dr. Gürkan Öztürk’ün şehirde kalıp bu ünitenin başında fedakârca gayret göstermesi ise her türlü övgüye lâyık bir davranıştır. Buradan yola çıkarak kendilerine sunulan her türlü avantaja rağmen Erzurum’da kalıp canla başla çalışarak hastalara şifa dağıtan hekimlerimize de şükranlarımızı sunmak isteriz.

Bugün Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi, ‘Karaciğer nakli’ konusunda dünyanın en iyileri arasına girmişse bu başarıda Prof. Dr. Sezai Yılmaz’ın büyük gayret ve çabası bulunmaktadır.

Antalya bu gün organ nakilleri konusunda akla ilk gelen adreslerden biri olmuşsa bu tesadüfi bir başarı değildir.

Oysa Erzurum, uzun yıllardan beri Doğu Anadolu’nun Sağlık konusunda tüm yükünü çeken ve bu büyük nüfusa Devlet imkânlarıyla parasız ve kaliteli hizmet sunan bir şehirdir! Bu özelliğinden dolayı Erzurum, Sağlık konusundaki tecrübe ve avantajını Sağlık Turizmi’ne de yansıtmalıdır.

Özetle söylemek isteriz ki, Erzurum’un Sağlık Turizmi konusunda iddiasını sürdürüp bu aşamada eksikliklerini görüp tamamlaması ve yarışı sürdürmesi gerekmektedir. Bu konu, tüm şehrin ele ele vermesi, siyasetin konuyu ciddi şekilde sahiplenmesi, marka haline gelmiş özel hastanelerin kazandırılması, yeni atılımların hedeflenmesi, hekimleri şehirde tutmanın sosyal ve ekonomik yollarının çözüme kavuşturulması ile mümkün olacaktır.

Devamını Oku

ANTEP’İN ÖZEL HASTANELERİ

ANTEP’İN ÖZEL HASTANELERİ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Geçen hafta, Gazi Yarı Maratonu’na katılmak üzere Palandöken Masterler Koşu Grubu olarak Gaziantep’deydik.

Yıllar önce gittiğim Gaziantep’teki değişim ve hareketlilik gıpta edilecek düzeydeydi.

Modernite ile geleneğin ahenk içinde sergilendiği Gaziantep’te, çağdaş belediyecilik anlayışı her yerde kendini gösteriyordu.

Çarşı ve pazarlardaki canlılık, zenginliğin en somut ifadesi olarak kendini hissettiriyordu. Almacı Pazarı, Bakırcılar Çarşısı ve Kale civarı geçmişi hatırlatırken, görkemli AVM’ler ve modern yapılar günümüzden örnekler veriyordu.

İki milyon nüfusuyla Gaziantep, ülkenin parlayan yıldızlarından biri olarak iller liginde daha yukarılara tırmanmanın gayretini her alanda gösteriyordu.

Beş Organize Sanayi Bölgesinde 240 000 kişinin çalışıyor olması fazla söze mahal bırakmıyordu.

300 000 civarında mültecinin yaşadığı söylenen Gaziantep’te bu nüfusun varlığını neredeyse hiç hissetmedik.

Gaziantep’in yılda 10 milyar dolar civarında ihracat yaptığını öğrenince, yedi ayda 19 milyon dolarlık ihracatı olan şehrimiz Erzurum aklımıza geldi.

Zeugma Mozaik Müzesi başta olmak üzere diğer müzeler turizm açısından şehre değer kazandırırken, dünyada dördüncü olan Gaziantep Hayvanat Bahçesini de şehrin önemli kazanımlarından biri olarak gördük.

Şahinbey ilçesinde kaldığımız otelin civarında üç tane özel hastane vardı. Gaziantep’teki özel hastane sayısının 15 olduğunu öğrenince Doğu’nun Paris’i dediğimiz Erzurum’da tek bir özel hastane olmasını sorgulamaya başladık.

Erzurum, sağlık hizmetleri açısından çok uzun yıllardan beri bölgenin yükünü çektiği gibi Azerbaycan, İran ve Gürcistan gibi yakın ülkelere de bu hizmeti sunmaktadır.

Bu potansiyel ortadayken ve Erzurum’da ihtiyaç olduğu halde neden özel hastanelerin açılmadığının izahını aramızda aramaya çalıştık.

Yemekleriyle ünlü Gaziantep’in Unesco tarafından Dünya Gastronomi Şehri olarak ilan edilmesi şehrin tüm dinamiklerinin hayata geçirildiğini vurgulaması açısından önemli bir göstergeydi.

Dünya Gastronomi Şehri olan Gaziantep’in bu başarısını alkışlarken, cağ kebap ve kadayıf dolması ile bu yarışta ne kadar başarılı olabileceğimizi de sorguladık.

Bu ziyaretimizde, Milli Mücadele’de şanlı bir direniş gösteren Gaziantep’in, ekonomisi ve sanayisi ile ülkenin en gözde şehirleri arasında olduğunu yakından görmüş olduk.

Başarıyı, ortak akıl kullanarak elde ettiklerini söyleyen Gaziantepliler, zafere giden yolda Gaziantepspor ’un önemli bir etken olduğunu da asla inkâr etmiyorlar.

Ahde vefanın göz ardı edilmediği Gaziantep’te, Erzurum’un eniştesi olan milli futbolcu ve Galatasaray’ın efsane ismi Talat Özkarslı’nın isminin bir spor salonuna verilmiş olması da çok anlamlıydı.

Yağmur altında gerçekleştirdiğimiz 10 km’lik maratonda etrafı yakından gözlemledik ve şehrin gelişmişliğine yakından tanık olduk.

Yerel yönetimlerin çalışkanlığı, siyasetin olumlu desteği ve halkın müteşebbis gücü ile başarıyı yakalayan Gaziantep’i alkışlarken darısı Erzurum’un başına dedik.

Devamını Oku

ER-VAK PASİNLER’DEYDİ

ER-VAK PASİNLER’DEYDİ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumartesi günü, Belediye Başkanı Ahmet Dölekli’nin davetlisi olarak Pasinler’deydik.

70 kişilik bir grupla gittiğimiz Pasinler’de yapılan ve yapılması düşünülen hizmetleri yerinde görüp bilgiler aldık.

İstişare niteliğinde olan bu davette, Er-Vak’ın hazırlamış olduğu DAP Projesi’nin bölge hakkındaki kalkınma yol haritalarını anlatıp, konuyla ilgili uzman üyelerimizin görüşlerini paylaştık.

Hatırlanacağı üzere Pasinler, Erzurum’un potansiyeli en yüksek ilçelerinin başında gelmektedir.

Anadolu’nun kapılarının Türklere ilk defa aralandığı Pasinler Savaşı’nın bu bölgede olması, tarihî İpek Yolu’nun üzerinde bulunması, bereketli Pasin Ovası, termal suları, Kargapazarı Şehitliği’ne ev sahipliği yapması, Sarıkamış Harekâtı sırasında 11.Kolordu’nun burada karargâh kurması, 28 Mart 1915 yılında 3.Ordu Sıhhiye Reisi Dr. Tevfik  Salim Bey tarafından hazırlanan tifüs aşısının ilk kez Hasankale’de uygulanması, Anadolu’da kurulan ilk vakfın bu coğrafya da olması, Şair Nef’i, İbrahim Hakkı Hz., Alvarlı Muhammed Lütfİ Hz. ve Âşık Reyhani gibi ünlü şahsiyetleri bağrından çıkarması, demir yolunun geçtiği bir ilçe olması, Pasinler’in önemini yeteri kadar izah etmektedir.

Bu kadar zengin potansiyeline rağmen Pasinler’in istenilen kalkınmayı sağlayamadığı ve nitelikli göçü önleyemediği ne yazık ki bir gerçektir.

Hülasa yağın, unun ve şekerin bir arada bulunduğu bu ilçemiz, bir türlü helva yapımını gerçekleştirememektedir.

İlçenin bu potansiyellerini profesyonelce kullanıp, marka haline gelmesi, elbette ki imkânsız değildir. Günümüzde bu kadar avantajlara sahip olmadığı halde Sandıklı, Gönen, Beypazarı, Safranbolu gibi markalaşan ilçeleri gördüğümüzde Pasinler’in de kısa zamanda böyle bir konuma gelebileceğini söylemek mümkündür.

Pasinler dışında yaşayan bu toprağın çocukları ile özellikle çeşitli makam ve mevkilerde olan ve maddi imkânları yüksek Hasankaleliler’in ilçelerine olan aidiyet duygularının artırılması şüphesiz ki ilçenin sosyal dokusu üzerinde ciddi etkiler yapacaktır.

Pasinler’in ciddi bir sıçrama yaparak arzu edilen hedefleri yakalaması uzak bir ihtimal değildir.

Geçmişte iyi niyetle yola çıkılarak yapılan ve ekonomik sıkıntılar sebebiyle sekteye uğrayan özel teşebbüse ait devre mülkün sorunlarının çözülerek Belediye’ye devredilmesi Pasinler’e maddi ve manevi bir rahatlama sağlayacaktır.

Sağlık Bilimleri Fakültesi’ne bağlı olarak dört yıllık ‘Fizyoterapi ve Rehabilitasyon’ bölümünün açılması, bununla bağlantılı olarak ‘Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin oluşturulması ilçeye çok şey kazandıracaktır.

Pasinler, patates tohumu üretimiyle tarım alanında sesini duyurabilir, termal seracılık konusunda atılımlar yapabilir.

İlçe merkezinin yorgun bir görünümde olduğu hemen anlaşılmaktadır. Aziziye ilçesindeki dönüşüm örneğinde olduğu gibi alternatif bir caddenin açılması ve ilçe girişine estetik bir görünüm kazandırılması ileriye dönük projeler arasında sayılabilir.

Sn. Başkan Ahmet Dölekli’nin kısa bir süre içerisinde ilçeye güzel kazanımlar sağlaması Pasinler’in geleceği için ümit vericidir.

Yeni yapılan aile kabinleri ve Büyük Çermik, emsallerine gıpta ettirecek güzellikteydi. Termal Otel’in ve diğer eski iki kaplıcanın restore edilmesi termal turizmi açısından çok yerinde bir hizmet olmuştu.

Yapımı devam eden 150 kişilik termal otel ve yapılacak olan bungalov evler ile aqua park’ın ilçeye bir hareketlilik sağlayacağı muhakkaktır.

Yaptığımız istişare neticesinde, Pasinler’in, yakın zamanda marka bir ilçe haline gelmesi için yöre halkının ilçeyi sahiplenmesi ve ortak akıl kullanması gerektiğini söyleyebiliriz.

Belediye başkanının davetlisi olarak gittiğimiz Pasinler’de son derece güzel ağırlandığımızı vurgularken, Er-Vak olarak bu ilçemize ait başka sorumluluklarımızın da olduğunu hatırladığımızı ifade eder, ev sahipliğinden dolayı Sn. Başkan Ahmet Dölekli’ye ve ekibine Erzurum Kalkınma Vakfı olarak teşekkürlerimizi sunarız.

Devamını Oku

BU FİLMİ BİZ DAHA ÖNCE DE SEYRETMİŞTİK!

BU FİLMİ BİZ DAHA ÖNCE DE SEYRETMİŞTİK!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Tarihî geçmişimiz ve stratejik konumumuz dolayısıyla her zaman hedefte olan bir ülkeyiz.

Kanla, irfanla kurmuş olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi bugün de bir sürü tehdit, saldırı ve provokasyonla karşı karşıyadır.
Ülkenin hassas noktalarını hedef alarak; din, mezhep, etnisite ve siyaset üzerinden yapılan provokasyonları ve bunun neticesinde ortaya çıkan acı sahneleri, millet olarak çok görmüştük.
Aynı tabancayla sabah bir ülkücünün, akşam bir devrimcinin öldürüldüğü günleri unutmuş değiliz! Kardeşin kardeşe düşman edildiği o talihsiz günler, hafızalarımızda acı birer hatıra olarak canlılığını korumaktadır.
Kahramanmaraş, Sivas, Malatya ve Çorum’da yapılan kışkırtmalarla nasıl bir mezhep çatışmasının tertiplenmek istendiğini üzülerek hatırlamaktayız. Madımak ‘ta ve Başbağlar’da yaşananlarla ülkenin nerelere sürülmek istendiğini de çok iyi bilmekteyiz.
Hamit Fendoğlu’nun, Muammer Aksoy’un, Ahmet Taner Kışlalı’nın,  Gaffar Okkan’ın, Uğur Mumcu’nun, Necip Hablemitoğlu’nun, Bahriye Üçok’un ve Hrant Dink’in öldürülmeleriyle ülkede dengelerin nasıl sarsılmak istendiğini de unutmadık.
Çok sayıda acı örneklerin yaşandığı ülkemizde bu çirkin oyunlardan sonuncusu İzmir’de yaşandı. HDP binasına yapılan saldırı ve orada masum bir gencin hunharca öldürülmesiyle ülkenin kutuplaşmaya ve kardeş kavgasına itilmek istendiği gün gibi ortadadır. Üstelik HDP’yle ilgili kapatma davasının gündemde olduğu bir zamanda böyle bir saldırının yapılması elbette ki, tesadüf değildir!
Yaşamış olduğumuz acı tecrübeler neticesinde artık neyin, nereden geldiğini ve ne amaca hizmet ettiğini millet olarak hepimiz biliyoruz. Atılan zehirli tohumların, kışkırtmaların ve ayrıştırma taktiklerinin toplum bilincinde karşılık bulmadığını ve bulamayacağını da rahatlıkla ifade edebiliriz. Toplumumuz artık bu tür kışkırtmalara pirim vermeyecek kadar sağduyulu ve bilinçlidir.
Şüphesiz bu sancılı dönemde hepimize düşen vazifeler ve sorumluluklar vardır. Bu sorumluluğun en büyüğü siyasetçilerimizle devleti yönetenlere düşmektedir. Özellikle siyasetçilerin ötekileştirici, ayrıştırıcı ve sert üsluplardan vazgeçmesi toplumun öncelikli beklentisidir.
Yunus Emre’nin, Hacı Bektaş Veli’nin ve Mevlana’nın sevgi ve barış tohumlarını ektiği bu topraklarda fitne ve fesat tohumlarının yeşermeyeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bu tehdit ve tehlikelerden ancak ve ancak hukuku, demokrasiyi üstün kılıp, kültür hazinemizin bize sunmuş olduğu sevgi ve barış pınarlarından içerek korunabilir ve yolumuza devam edebiliriz.
Ülkemizde kaos oluşturmak düşüncesiyle tertiplenen bu hain saldırıyı ve onun arkasındaki hain düşünceyi lanetlerken, Cahit Sıkı Tarancı’nın aşağıdaki mısralarında dile getirdiği bir ülkenin özlemiyle kardeşçe bu topraklarda sonsuza dek yaşamak istediğimizi bütün dünyaya  bir kez daha duyurmak isteriz:
“Memleket isterim!
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun,
​Kardeş kavgasına bir nihayet olsun…”

Devamını Oku