24 Şubat 2023 Cuma
Yerel candır kampanyasından ne anlıyoruz ?
Kampanyaya en büyük desteği veren STK ve işletmeler hangileri?
Bu soruların cevabını arayınca karşımıza yerel üretim yapan sucukçu ,pastırmacı ,peynirci ve şehrimizde kurulmuş bir kaç zincir market çıkıyor .
“Yerel candır ” kampanyasıyla kendi ürettikleri ürünlerin tercih edilmesini istemeleri çok normal ama zincir marketlerin bu kampanyaya destek verip kendilerinin de yerel olduğunu göstermeleri meselenin tam anlaşılamadığını gösteriyor.
Bir kere bu konuyu daha çok tüketicinin anlaması gerekiyor.
Kampanya, yerel üretim mallarının tercih edilmesini teşvik etmek değil , şehrin her türlü alış verişini yerel esnaftan yapması halka iyice anlatılmalı.
İnsanımıza iki ürün marketten alırken bir kaç ürünün de kendi mahallesindeki esnaftan alınmasının önemi vurgulanmalı. Ve kesinlikle bir süresi olmalı. Mesela “Yerel Candır Kampanyası” üç yıl devam ettirilmeli, böylece amaca yönelik bir alışkanlık oluşur.
Öyle bir akım oluşturulmalı ki ben de varım diyen bir Erzurumlu ,ulusal ve zincir marketlerden alışveriş yapmaktan ara ara imtina etmeli..!
Buna gerçekten ihtiyacımız var.
Zincir marketler, bir şehirde tüketim kaynaklı oluşan ekonomik gelirin bir kaç kişide toplandığı sistemlerdir.
Bir şehirde alış veriş ne kadar çok sayıda küçük esnafa yönelirse o denli ekonomik katkı ve döngü sağlanır. Paranın küçük esnaf eliyle şehirde onlarca tur atması ek bir katma değer oluşturur.
Olayın diğer bir yanı var ki yerel zincir marketlerin bir çoğu kendi kasap ürünlerini imal ettiği gibi ,kendi mandıralarını da kurup üretim yapıyorlar.
İmkan bulsalar marketlerinin çatısında ıspanak yetiştirip, ekmeği ,makarnayı sıvı yağı da kendileri imal edip ,piyasada kimseye iş bırakmayacaklar.
Bu durum tabi ki sadece ilimizin sorunu değil. Marmara bölgesi hariç ekonomisi üretime ve sanayiye dayalı olmayan bütün diğer illerin de sorunu.
Yerel zincir marketler üretime soyunmadan yerel ürünü tercih etmeliler. Bu kampanyayla Erzurum küçük esnafına, üreticisine en azından bir kaç yıl destekleri olur.
Ulusal zincir marketler bulundukları şehrin gelir kaybı ve şehir ekonomisinin çarklarına sokulmuş çomak gibidirler.
Erzurum’da zincir marketler, neden İzmir de üretilen bir sucuğa raflarında daha çok yer verir sorusunun cevabı çok basit ve marketler açısından oldukça kârlı.!
Nedeni :
Şehir dışından gelen muadil ürünlerden aldıkları yüksek raf bedelleri.!
“Nedir bu raf bedeli “
Kısaca şöyle , zincir marketlerde bir ürünün market rafında yer bulabilmesi için market tarafından satıcı yada üreticiden fazladan alınan ek iskonto ,ücret yada mal fazlası bedelidir.
İşte bu raf bedeli üreticinin kârından ,tüketicinin ise cebinden çıkan para demektir.
Raf bedeli tıpkı reklam ve pazarlama gideri gibi ürünün maliyet kalemi olmuş durumda. Sadece Erzurum’a has değil tabi ,bu sistem oturmuş.
Burada ” yerel candır ” kampanyasına katılmak isteyen yerel marketlerimiz ,yerel üretim olan ürünlerden raf bedeli almayıp fazla iskontodan vazgeçip sadece ürün satışından gelen kârla yetinirlerse, yerel üretim mamüllerinin raflardaki oranı da 80/20 artarsa “yerel candır ” demeleri de anlamını kazanır.
Marketlerin istihdama katkıları yok mu sorusunu duyar gibiyim.
Olmaz mı.
Meseleye sadece istihdam gözüyle bakarsak zincir marketlerin şehrimizde istihdama katkı sundukları bir gerçek. Asgari ücretle en az 12 saat çalıştırılan gençlerimiz sayesinde evet katkıları var…!
Yerel candır kampanyası bir çok iş kolunun umut verici birlikteliklerine adım atma, bir araya gelemeyen ortak girişimden kaçınan insanımıza şehir adına birlikte hareket etme alışkanlığı kazandırması açısından da önem arz ediyor.
Bu şehirde bir boya fabrikası var, bir çok ülkeye de ihracat yapıyor ,elin gavuru bile bizim boyayı tercih ediyorsa ,kamu kurum ve kuruluşları belediyeler bu boyayı kullanmıyorsa ,şehirde yapılan binalar bu boyayla boyanmıyorsa sıkıntı niyette değil zihniyettedir. Zihniyetin aşılması da bu kampanyayı şehrin her kesimine yaymak ve gerekirse mahalle mahalle muhtarlarla görüşerek anlatılması ile olur.
Kısacası şehrimizde bu manada topyekûn bir seferberliğe ihtiyacımız var.